Sedef

Sedef hastalığı, deri hastalıkları arasında en sık rastlanılan ve bulaşıcı olmayan bir hastalıktır. Her yaşta ortaya çıkabilen kronik seyirli bir rahatsızlıktır. Hastalıkta en belirgin özellik; deri üzerinde ortaya çıkan zemini kırmızı, üzeri grimsi parlak pullardır. Bu parlak yapıdan dolayı hastalık sedef hastalığı olarak adlandırılmaktadır.

Sedef hastalığında pek çok belirti ortaya çıkmaktadır. En açık belirtiler arasında;

Diz, dirsek, saç dibi, bel ve kalça gibi bölgelerde zemini kırmızı üzerinde gri pullu oluşumlar,

 Avuç ve ayak tabanında dderide soyulmalar kalınlaşmalar ve çatlamalar,

 Kol altı, göbek ve kasıklarda kızarıklık ve kaşıntı,

 Tırnaklarda bozulma, kalınlaşma

 Nadiren romatizmalı formunda el eklemlerinde şişlik ve ağrı

Sedef hastalığı genellikle ömür boyu süren bir hastalıktır. Hastalık her hastada farklı şekilde gelişmektedir. Hastalığın nedeni ise derinin  kendini istemsiz şekilde yenilemeye çalışmasıdır. Normalde cilt, 3-4 haftada bir kendini yenilemektedir. Sedef hastalığında ise bu süre günlere düşmektedir. Hızlı gelişen bu yenilenmede ortaya çıkan deri, sağlıklı değildir. Pullu, sedef renginde yama görünümünde ve kaşıntılı şekilde gelişmektedir. Tüm bunların yanında hastalığın sebebi ne yazık ki tam olarak bilinememektedir. Çocuklarda görülen tipi daha iyi seyirli olup bademcik ve boğaz enfeksiyonu ile ortaya çıkmaktadır. Bunda kızarıklıklar  küçük çaptadırlar ve genellikle gövdede bulunurlar. Üzerindeki pullu kısım daha incedir. Çocukluk çağı sedefi çoğu kez iyileşir, bazen de yetişkin sedefine döner.

Pek çok uzman genetik yatkınlığın sedef hastalığında risk faktörü oluşturduğunu düşünmektedir. Genetik yatkınlık %25 tir. Bunun yanında ten rengi beyaz olanların hastalığa yakalanma oranı daha fazladır. Ayrıca soğuk iklimler, stres, enfeksiyon hastalıkları, cilt yaralanmaları, bazı ilaçlar, sigara kullanımı ve kadınlarda aşırı kilo sedef hastalığında risk faktörleri arasında gelmektedir.

Sedef hastalığında yanlış ilaç kullanımı sonucu sedef iyileştikten sonra daha da artarak  geri gelebilir. Bunun yanında sedef hastalığında en ağır komplikasyonlar arasında sedef romatizması gelmektedir. Bağışıklık sistemini baskılayan ilaç kullanımıyla birlikte son yıllarda tedaviye bağlı komplikasyonlar görülmektedir. Enfeksiyon hastalıkları meydana gelebilmektedir.

Yapılan fizik muayene ve deri biyopsisi sonucunda hastalığın tasını konulmaktadır. Deride oluşan pullu gri döküntüler, hastada tırnak yada eklem tutulumunun olması tanı koymayı oldukça kolaylaştırmaktadır. Ancak hastalık herkeste farklı şekilde meydana geldiği için kesin tanı  deri biyopsisi ile konulmaktadır.

Sedef hastalığında, hastalığı tamamen ortadan kaldıracak bir tedavi yöntemi ne yazık ki bulunmamaktadır. Uygulanan tedaviler genellikle belirtileri hafifletmeye yönelik olarak uygulanmaktadır. Buna bağlı olarak uygulanan tedaviler kalıcı olmayacaktır. Hastanın bu konuda bilinçlendirilmesi gerekmektedir. Genel olarak tedavide yan etkisi en az olan merhemler ve ilaç tedavileri uygulanmaktadır. Bunun yanında fototerapi tedavisi de etkili olmaktadır. Güneş ışınlarının sedef hastalığında olumlu bir etkisi vardır. Ancak hastalığın tekrarlayıcı ve bu tedavilerin geçici sonuç verdiği unutulmamalıdır.

Sedef hastalarının doktorun uyguladığı tedaviye uyum göstermeleri gerekmektedir. Özellikle ilaç kullanımında pek çok hasta etki etmediğini düşünerek tedaviyi yarım bırakmaktadır. Ancak ilaçların etkisi düzenli kullanıldığında ortaya çıkmaktadır. Sedef hastalığı travma zemininde daha kolay ortaya çıktığı için sıcak banyo, kese uygulamaları önerilmemektedir. Hastaların uygun nemlendiricileri kullanmaları gerekmektedir. Son dönemde  Kullanılan ilaçların pek çoğu bağışıklık sistemini baskılamaktadır. Hasta bu konuda da bilinçli olmalıdır. 

İlgili Uzmanlarımız



İlgili Uzmanlarımız
Uzm.Dr.Gülden KÖKÜMER
(Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı)

İlgili Branşlar



İlgili Branşlar
Deri ve Zührevi Hastalıklar

SAĞLIĞINIZI YAKINDAN TAKİP EDİN!